Kitabın Adı : Ne İçin Varsan Onun İçin Yaşa ( Bir arayışın romanı )
Yazar : Hikmet Anıl ÖZTEKİN
Sayfa Sayısı : 260
Yayın tarihi ve evi : Destek Yayınları / Ekim 2021
Sabah 06.43… Taze demlenmiş bergamot kokulu çayım, dışarıdan usul usul yağan yağmurun huzur veren sesi odama dolup yağmur taneleri yavaştan cama vururken, bilgisayarımın başında az önce bitirdiğim kitabın özetini yazmayı düşünüyorum. Aslında özetten biraz daha fazlası olacak bu kitap hakkında, çünkü çok yoğun ve duygu dolu bir okuma oldu bu kitap benim için.
Hiç tanışmamış olsaydık bile ben sana kavuşmayı hep beklerdim.
Kitabın Konusu
Anıl Abiyi uzunca bir zamandır takip ediyorum. Gerek videoları, gerekse sosyal medya üzerindeki paylaşımları çoğu zaman yeni şeyler kattığı için sizlerin de takip etmesini öneririm. Hatta Youtube kanalına şuradan gidebilirsiniz.
Kitap, yazarın 20 yaşındayken yaşamış olduğu varoluşsal sancılar neticesinde yurtdışına çıkması ve oradaki yaşadıklarını anlatıyor. Barcelona’da tanıştığı James isimli ve benim okurken acaba ona n’oldu diye merak ettiğim biriyle de tüm hayatı değişiyor. ( Her ikisinin de )
Yolculuğa çıkmadan evvel “Bir çemberdir aşk” isimli bir kitap hediye ediliyor kendisine. Bir sahaf tarafından. Benim de yazımın belli bölümlerinde alıntılayarak gelecekte de açıp okumaktan keyif duyacağım alıntılar bu kitabın içerisinde yer alıyor.
*Kitabı çok araştırdım ancak güncel bir basımını bulamadım. Sahaflarda araştırmak gerekiyor. 😊
Kitapta devamlı olarak o’nu arayış içerisinde, o’na varmak isteyip bir türlü varamaması, nedenini ve nasılını çaresizce aramış olması, kabul etmek istemese de bazı gerçeklerle yüzleşmesi…
Aşkı dinleyerek, okuyarak, gezerek bilemezsin. Aşkı ancak aşık olanlar bilebilir. O halde ben de aşık olmak istiyorum demek ise cesaret ister çünkü aşk insanı değiştirir, aşık olmak tanıdığın senin ölümü demektir.
Aslında tam olarak da öyle olmuyor mu? Havalarda uçuran da, yataklara hapseden de bu his olmuyor mu insanı? “Tanıdığın senin ölümü” demek ise bence olumsuz bir ifade değil, aksine içinde tanımadığın bir sen keşfediyorsun; daha şefkatle yaklaşıyorsun insanlara, kainatın her bir zerresinde ondan izler olduğunu anlıyorsun, geçmişini seviyorsun belki bunca zaman “hazırlık” yaptığının farkına vararak, daha bir başka özeniyorsun yaptığın işe.
Kitap Hakkında
Kitabın konusu hakkında çok fazla spoiler vermek istemediğimden, konusu kısmını çok genel geçer atlamak istedim zira anlatmaya kalksam okurken sizin üzerinizdeki etkisini kaybetmesinden korkuyorum. Ancak arayışta olan her kimse, mutlaka bu kitabı okumalı diyebilirim 😇
Çalışma odalarımın olmazsa olmazlarından biri de beyaz tahtalarımdır. Tahta kalemi ve silgimle aklıma geldikçe bir şeyler karalarım, notlarımı oraya alırım. “Bugün ne öğrendim, bugün farklı ne denedim” soruları da bu tahtaların en üstünde yazar. Bu kitapta da İspanyolların “A la cama no te iras sin saber una cosa mas” * sözüne denk geldim. Düşünceler farklı kültürlerde farklı şekilde ifade edilse de; özetinde ortak bir zihniyet olması ne keyif verici 😇
*Yeni bir şey öğrenmeden yatağa girme
Kitaba ilk başlarken, Rotasız Seyyah benzeri bir kitap ile karşılacağımı düşünmüştüm. Aslında okuyuş itibariyle yine onu andırıyor ancak bu kitap gezilen yerlerin özelliklerinden çok, mana denizinde kaybolmayı sağlıyor. Aynı zamanda insana yeniden özgüven aşılatıyor. Dolar olmuş 12 TL diye düşünmeden yurtdışına basıp gidesi geliyor insanın 😄
Kendini Bulma Serüveni
Aslında bu kitabı şimdiye kadar “iyi ki okumadım” diyorum kendi kendime. Çünkü bu kitabı tam şu an, şu benliğimle okumaya ihtiyacım vardı. Bir şeylerin arayışı içerisindeyken ve elimde ufak ipuçları varken bu kitabı sindirebilmemin daha kolay olacağını düşünüyorum. Günlerdir, haftalardır üzerine kafa yorduğum konular daha anlamlandırılabilir bir hal almaya başladı bende. İnanıyorum ki bugün ile beraber bazı şeyleri daha kavrayabilmiş, anlamlandırabilmiş bir Serhat olarak hayatıma devam edeceğim. Konfor alanından çıkmaya daha müsait bir ben olmak, daima en sevdiğim şey olmuş olabilir 🤭
Düzenim bozulur, hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme. Nereden biliyorsun hayatın altının üstünden daha iyi olmayacağını?
Şems-i Tebrizi
Herhangi Bir Yerdesin…
Orkestra hazır, izleyiciler saatler öncesinden gelip en güzel görüş açısını hesaplayarak oturmuşlar bile yerlerine. Amfi tıklım tıklım. Dışarıda kalanlar merdivenlere oturmaya razı olduklarını söyleyip içeri girmek için yalvarırken, görevliler gişeleri kapatmakla meşgullerdi.Bu kadar insanı dışarıda gösterimden mahrum bırakmak olmaz, sanırım haftaya tekrar gelmeliyim.
Hava sıcak ama nem yok. Sanki notalar özgürce havalarda uçabilsin diye tatlı bir esinti var üstelik. Her şey kusursuz görünüyor.
Ancak son dakikada büyük bir aksilik. Yine hüzünlü bir veda hikayesi. Eşsiz yeteneklerle dolu bu orkestra için çok şey ifade eden çellonun bir teli eksik. Geceyi mükemmel kılabilecek güçte bir tek tel… Ama eksik. Her şeyin kususuz ayarlandığı bugün orkestranın en önemli teli koptu, gittik.
Her şeye rağmen orkestram bugün olabilecek en iyi performansı vermek için elinden geleni yapacaktı. Ve sağ elimdeki batonla verdiğim sinyali gören tarihin en inanılmaz orkestrası kusursuz bir müzik şöleni çalmaya başladı.
Tüyleri diken diken eden bu mükemmel atmosferden ve yüzyıllardır birlikte hazırlandığım bu orkestradan öylesine kötü bir ses çıkmaya başladı ki. Tek bir telin eksikliği yüzünden, duyacakları müziğe kapaılıp gözyaşlarına boğulmaya hazırlanan izleyicilerin kulakları tırmalanır oldu birden.
İşte bu benim hikayemdi.
Eksik olan o tel de sen…
Hayatımı kusursuz bir senfoniye dönüştürebilecek kadar güçlü bir tel…
Şimdi burada benimle olman gerekirken, ne yazık ki herhangi bir yerdesin.
Yazının Sonu, Benim Başlangıcıma Doğru…
Kitap ile alakalı olarak biraz alıntı, biraz yorum ile spoiler vermeden düşüncelerimi aktarmaya çalıştım. Eğer sizler de bir şeylerin eksikliğini hissediyorsanız, bu kitap sizin de hayatınızda bazı şeylerin farkındalığını yerleştirebilir. Bir kitap okudum, hayatım değişti sözünün bir kamyon dolusu anlam taşıyabileceği günlerde hayatınız belki tek kitapla değişmez ancak bu kitabın çorbada tuzunun olacağı aşikar.
Ve her bir insan doğup ölsün diye değil güzel yaşasın diye yaratılmıştı.
Comments (8)
fatihsays:
13 Ekim 2023 at 10:36Ne için varsa onun için yaşa kitabı bu yazı sayesinde tanıdım. Güzel bi tanışma oldu 😇
Haemossays:
11 Kasım 2023 at 11:14Çok mutlu oldum. Özellikle kitap önerilerimin ve gezdiğim yerlerin beğenilmesi beni inanılmaz mutlu ediyor 🙂
Ahmetsays:
9 Nisan 2022 at 13:22insan gerçekten ne için varsa onun için yaşamalı
Haemossays:
10 Nisan 2022 at 23:17Kesinlikle öyle, hayat amacımızı bulduktan sonra gerisi çok güzel 🙂
İbrahimsays:
23 Ocak 2023 at 08:43Bu kitap mutlaka okunması gereken kitaplar listesinde olması gerekir. Hayat ve yolumuza çıkan engelleri nasıl güzelce alabileceğimizi gösteren anlamlı bir kitap olmuş. Her şey kendisi için gizlenen müjdeyi göremiyebiliyor. Ne için varsan onun için yaşa kelimesi her şeyi anlatıyor.
Haemossays:
29 Ocak 2023 at 12:27Değerli yorumunuz için teşekkürler 😊
Kesinlikle kitap, adındaki gibi “hayatımızın bir amacı olmalı” yı okura çok güzel aşılıyor.
meldasays:
8 Nisan 2022 at 01:52ne için varsan onun için yaşa kitabının özeti çok güzel anlatılmış. elinize sağlık 🙂
Haemossays:
10 Nisan 2022 at 23:18Değerli yorumunuz için teşekkürler, beğenmenize çok sevindim 🙂