Kitabın Adı : İçimizdeki Şeytan
Yazar : Sabahattin ALİ
Yayın Evi : Karbon Kitaplar
Basım Tarihi : Mayıs – 2019 – 1. Basım
Sayfa Sayısı : 352
Kitap Hakkında
Sabahattin Ali’nin, ikinci romanı olma özelliği taşıyan bu eseri, milliyetçilik, elitizm, toplumsal cinsiyet gibi belli başlı temel kavramların o dönemdeki hayata yansımalarını detaylı ve çeşitli açılardan bizlere aktarıyor. Kitap, temel olarak karakterlerin çoğu zaman vicdanı ile aklı arasında sıkışıp kaldıklarında “İçimizdeki şeytan” şeklinde anladıkları nefisleriyle başbaşa kalmalarını işliyor. Kitabın baş karakteri olan Ömer’in başına gelen ve yaşanan tüm haksızlara, kötülüklere ve de toplum tarafından hoş görülmeyen olaylara karşı izahı tam olarak kitaba da adını veren “İçimizdeki şeytan” oluyor. Ömer karakteri üzerinden irade zayıflığını, kararsızlığın boşluğunu, olumsuzlukları gördüğümüz halde bir türlü hayır diyememeyi, yanlışlıklara direnememeyi görüyoruz.
“…. Sizin gibi beş hissinden başka duygu vasıtası olmayanlar bu daimi korkudan kurtulamazlar. Asıl sebep ve illetlere varabilseniz, göreceksiniz ki en zayıf tarafımız dışımızdadır. Gözümüzü kör eden yedi renktir, kulağımızı sağır eden sesler, ağzımızı paslandıran yediklerimiz, kalbimizi önce coşturup sonra durduran sonsuz koşmalarımızdır. Yüksek insan, dışına değil içine kıymet verendir.”
“İyilik demek kimseye kötülüğü dokunmamak değil, kötülük yapacak cevheri içinde taşımamak demektir.”
Yazar Hakkında
Normalde şimdiye kadar incelemelerimde yazar hakkında kısmı bulunmuyordu. İlk olarak Kürk Mantolu Madonna ve hemen ardından İçimizdeki Şeytan isimli eseriyle Sabahattin Ali ile tanışma fırsatı elde ettim. Gerek anlatım tarzı, gerek betimlemeler gerekse dönemsel gerçeklikleri harika bir üslup ile anlatan bu yazarımızı geç te olsa okuma fırsatı elde ettiğimiz için son derece mutlu oldum. Bu sebeple de bu yazarımız hakkında okurlara da bir kaç cümle bilgi aktarmadan yapamazdım.
Doğumu 1907 Ölümü 1948. Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatının en önemli isimlerinden biri. Özellikle kendi döneminde gözlemlediği sosyal rahatsızlıkları, adaletsizlikleri, yoksulluk ve yoksunluğun toplum ve birey üzerinde yaşattığı etkileri hikaye ve romanlarında son derece güzel tahlil ederek işlemiştir. Çocukluğu iyi bir ailede ve uygun ekonomik şartlarda geçmesine rağmen, duyarlı kişiliği onu daima çevresindeki sosyal sorunları gözlemleye yöneltmiş, kısa zamanda klasikleşen yapıtlarıyla edebiyat dünyamıza üç önemli roman ve çok sayıda hikaye kazandırmıştır.
Bir yanıt yazın