Kitabın Adı : Hayvandan Tanrılara : Sapiens
Yazar : Yuval Noah Harari
Sayfa Sayısı : 410
Yayın tarihi ve evi : Kolektif Kitap Eylül – 2021
Çok uzun zamandan beri “Harari’nin üçlemesini okuyacağım” diye hayıflanıp bir türlü başlangıcı yapamıyordum. Bu sene artık bitirmeyi kafayı koydum ve başladım okumaya.
Hayvandan Tanrılara Sapiens Kitap Özeti
Kitap bölüm bölüm ayrılmış ve her bölümde insanlık tarihini derinden etkileyen atılımlara göndermeler yapılmış. Örneğin bir bölümde ilk insanların özellikleri anlatılırken, başka bir bölümde dinlerden, başka bir bölümde ise toplayıcı oluşumuzdan bahsediliyor.
Bakıldığında dünya tarihini incelersek; insanoğlunun aslında ne kadar kısacık bir süredir dünya üzerinde olduğunu dikkatle inceledim. Bir de bu kadar kısa sürede caanım gezegeni getirdiğimiz hale bakınca insanın üzülmemek elinde değil.
Aynı zamanda evrim teorisinin belki de kafama yatan en güzel izahatlarının yer aldığı bir bölümde, fizyolojik olarak minicik bir evrimin dahi insanın gerek düşünce gerek görünüş gerekse yaşantı bakımından ne denli değiştiğini görmek çok başka bir farkındalığı benim için sundu.
Kitapta aynı zamanda bolca detaylı biçimde kaynakçalara yer verilmiş. Bazen sayfanın alt kısmının neredeyse yarısı tamamen atıflarda bulunmak ve kaynakçaya yer ayırmak adına bölünmüş. Hal böyle olunca da zaten boş olmadığını bildiğim kitabın, bilimsel makale ve araştırmalara dayandırıldığı hissi daha da güçlü biçimde sarıyor etrafımı.
Homo Neanderthalensis, Homo Rudofensisler, Homo Erectuslar gibi büyük büyük atalarımızın olduğunu öğrenmek ve her birinin özelliklerinin detaylıca anlatılması da ayrıca çok ilginç. Maymundan geldik, böyle geldi böyle gider kafasında değil de; detaylı biçimde analizlerin paylaşılması da mutluluk verici.
Kitap Hakkında
Açıkçası kitabın başına oturana kadar akla karayı seçmek mümkün. Bilgiler çok yoğun ve bilimsel bir üslup kullanılıyor ki zaten öyle olması en doğalı. Ama oturduktan sonra ilk sayfayı çevirir çevirmez sizi içerisine alıyor. Böyle olunca da kitap kısa süre içerisinde bitiveriyor.
Bankalar, şirketler, finans sistemi gibi çok büyük kökenli kapsamlı işlemlerin aslında insanların birbirine “güveni” üzerine kurulu olması, çarkların işlemesi için de bu güvenin devamlı olarak yinelenmesi gerektiğinin farkındalığını kavrayınca olay bambaşka bir noktaya doğru gidiyor.
Ha bu tabii ki kötü bir şey asla değil, kitap size bambaşka bakış açıları aşılıyor. Bazı şeyleri fark ettiğinizi fark ediyorsunuz.
Bir yanıt yazın