Kitabın Adı : Ben, Kirke ( Circe )
Yazar : Madeline MİLLER
Çevirmen : Seda ÇINGAY MELLOR
Yayınevi : İthaki Yayınları
Basım yılı : 20. Baskı Nisan – 2022
Sayfa sayısı : 404
TÜYAP Kitap Fuarı sayesinde indirimli biçimde almayı sabırsızlıkla beklediğim ancak fuarda bir türlü indirime girmeyince, okumak için beklemem gereken kitap; Ben Kirke. Şükür ki temin edip okuyabildim ve 2024’ün açık ara en en beğendiğim kitabı olduğunu şimdiden ilan etmekte bir sakınca görmüyorum 😇
Özellikle benim gibi mitoloji seviyorsanız; kesinlikle okumanızı tavsiye edeceğim bir kitap. Tanrılık Halleri veya Antik Yunan ve Roma Hikayeleri kitaplarının aslında buraya biraz hazırlık olduğunu fark ettim.
Yüreklerimizde gerçekte ne olduğu bilinseydi kaçımız affedilirdi?
Kitaba nereden başlasam, nereden anlatsam diye düşünüyorum. Kitabı okurken içimden bir kaç kez “Dizisi çekilse en az bir GOT kadar izlenir. Yüzüklerin efensi için güncel bir muadilim olur” diye düşünmeden de edemedim. Kitapla beraber yanımda bir deftere karakterleri yazdım. Yazımdan önce karakterleri vereceğim, okumak isteyenler bu karakterleri referans alabilirler. Karakterlerin ardından hikayeye geçeceğim orada ağır bir spoiler var dikkat ediniz.
Karakterler
Kirke = Ana karakter. Anlamı; atmaca.
Nympha = Gelin, Tanrı ( Nemf ) Dişi varlıklar
Okeanos = Babasının kuzeni
Perseis = Anne
Helios = Baba
Perses = Erkek kardeş
Pasiphae = Kız kardeş
Lampetia / Phaethusa = Helios’un sığırlarına bakan görevliler
Kronos = Büyük amca
Rheia = Kronos’un eşi
Athena = Zeus’un savaşçı kızı, Telegonos’u öldürmek isteyen
Ares = Zeus’un kardeşlerinden biri
Erinys = Ölüler arasında gezen cehennem Tanrıçası
Hephaistos = Demirciler tanrısı
Aietes = Kirke’nin hikaye esnasında doğan yeni erkek kardeşi. Kirke bakmakla mükellef
Minos = Zeus’un oğlu. Pasiphae ile evleniyor. Bir ölümlü
Glaukos = Balıkçı. Kirke’nin aşık olduğu, uğruna cadılığı keşfettiği ölümlü
Tethys = Anneanne. Suların ebesi
Farmakon = Titanlar ve Olymposlular arasında yasaklı kelime
Skylla = Glaokos’un sevdiği kız. Kirke’nin büyüsüyle 6 başlı bir canavara dönüşüyor
Hermes = Adada Kirke’nin yanına gelip habire dedikodu yapan Zeus’un oğlu
Terimler / Karakterler
Aiaie = Kirke’nin tutsak olduğu ada ( Kitabın kapağında bir krokisini bulabilirsiniz )
Apotrope = Kötülüğü uzak tutan güç
Diadolos = Pasiphae’nun ulağı
Polydamos = Kirke’yi kardeşine götüren kılavuz kaptan
Labrys = Minos’un çift ağızlı baltası
Ariache = Güzel dansıyla meşhur Pasiphae kızı
Minatouros = Beyaz boğadan doğan yaratık
İkaros = Daidolos’un oğlu
Theseus = Atina Kralı’nın kurbanlık oğlu
Labyrinthos = Boğa Minatouros’un kapatıldığı korunaklı bölge
Dianysos = Üzüm Tanrısı, Zeus’un asi oğlu
Miyazma = Zehirli hava
Katarsis = Dumanla, duayla, suyla ve kanla arınma
İason = Medeia’nın eşi. Altın postu istiyor
Medeia = Aiestes’in çocuğu. Kirke’ye sığınarak Katarsis talep eden
Alke = Kirke’nin yardımcısı
Odysseus = Adaya çıkan gemicilerini Kirke’ye kaptıran adam
Styks Nehri = Bu nehir üzerine edilen yeminler Zeus’u dahi bağlar
“Peki kabuğun içinde ne var? Salyangoz mu?” ” Hiç “dedim. “Hava ” ” Aynı şey değil ” dedi.” Hiç boşluktur, havaysa başka her şeyi doldurur. Nefestir, yaşamdır, candır ,konuştuğumuz sözlerdir.”
İthaka = Odysseus’un yaşadığı ada
Akhilleus = Phthia Prensi, Akhalıların en ulusu, Thetis’in oğlu
Patroklos = Akhilleus’un sevgilisi
Menelaos = Odysseus’un kardeşi
Helene = Menelaous’un karısı, Zeus’un ölümlü kızı
Polamedes = Agamemnon’un sağ kolu
Eos = Şafak Tanrıçası
Memnon = Habeşistan Kralı
Kral Aiolos = Dünyada dolaşan esintileri kaydeden kral
Penelope = Odysseus’un karısı
Paris = Troya Prensi
Astyanaks = Hektor’un oğlu
Telemakhos = Odysseus’un oğlu
Apollon = Kehanet getiren
Elperor = Çatıdan düşüp ölen gemici
Eileithyia = Ebe tanrıça
Telegonos = Kirke’nin oğlu
Cadılık dünyayı değiştirir. Telegonos yalnızca Dünyaya katılmak istiyordu.
Trygon = Kuyruğunda en güçlü zehri taşıyan Tanrı
Outis = Hiç kimse, Odysseus devi bu isimle kandırıyor
Hermione = Helene’nin bebeği
Madeia = Kirke’nin yeğeni
Ben Kirke Konusu ve Özeti
Dikkat ! Bu bölümden sonrası yoğun spoiler içermektedir.
Kitap, Kirke karakterinin birinci ağızdan anlatımıyla başlıyor ve öyle devam ediyor. Bu sayede ben iyice kitapta hissettim kendimi. Kirke, amcası Prometheus’un insanlığa ateşi hediye etmesinden sonra cezalandırılmasına şahit oluyor.
Kirke’nin Kusurları
Bu cezalandırma sonrasında amcasına vicdan yapıp giderek bir tane nektari hediye ediyor. Amcası onca acıya rağmen, son derece sağ duyulu ve ağır başlı.
Ardından Kirke, bir balıkçı ölümlüye aşık oluyor. Glaukos isimli bu genç ile her fırsatta buluşmaya başlıyor ve bir noktada aşık oluyor. O saatten sonra Kirke, ne yapıp ne edip bir şekilde bu ölümlüyü Tanrı yapmanın yollarını araştırıyor. Bir efsaneye göre; Tanrı kanı akıtılmış topraklarda yetişen bitkilerden bir tür iksir yapılarak bununla insanlar ölümsüz yapılıyor.
Bunu denemek üzere hemen bitkileri toplayarak bir iksir hazırlıyor. Bunu da balıkçıya içiriyor. Balıkçı birden bir değişik, bir haller oluyor ve gerçekten de ölümsüz oluyor. Kirke, babası Helios’un katına bu çocuğu çıkarıp tanıştırıyor. Tanrılar bu çocuğu çok severek yanlarına alıyorlar. Tabi Glaukos talipleri de artıyor. Glaukos , Kirke’ye pas vermemeye başlıyor.
Glaukos gidiyor Skyllas’a aşık oluyor. Kirke bunu görünce delleniyor, onu kıskanıp bir büyü de ona yapıyor. Ve Skyllas dönüyor 6 başlı bir canavara.
Kirke tüm bunlardan pişman olarak, babasına gidip durumu anlatıyor. Kendisinin bazı iksirler hazırladığını, bu sayede pek çok suç işlediğini söylüyor. Başta inanmasalar da; Helios ve Zeus uzun bir toplantının ardından Kirke’ye sonsuza kadar bir adaya hapsolması için ceza veriyor.
Dünya gizemlerden oluşuyordu , ben de milyonlarcasının arasında bir başka bilmeceydim yalnızca..
Kirke Aiaie Adasına Yerleşiyor
Kirke, burada efsunlar üzerine çalışıyor. Ben, kitabın bu noktasına kadar Kirke’yi çok sevsem de; bu noktadan sonra bir cadı olarak kabul edilişini keşfettim. Dizisi çıkmış mıdır diye bakarken, cadı dendiğini duyunca biraz içerlemiştim. 😅
Bu adaya gelen misafirlerin, ona iyilikler yapmaması üzerine hepsine efsun yaparak domuza çevirip ahıla kapatıyor.
Arada bir Hermes geliyor ama o da dedikodu anlatıp gidiyor. Kirke adada tek başına kalıyor. Sonuç olarak da canı sıkılıyor.
Kardeşi Yardıma Çağırıyor
Günler günleri kovalarken, bir gün Diadolos adaya geliyor. Ve kardeşinin kendisine ihtiyacı olduğunu, acilen gitmesi gerektiğini söylüyor. Babasından izin alan Pasiphae, kardeşinin cadı ünvanını duyuyor ve imdada çağırıyor.
Kirke kardeşine yardım için adadan ayrılıp Pasiphae yanına gidiyor. Yolda giderken nehirlere korku salan Skylla ile karşılması üzerine hala daha onu eskisine çevireceğini düşünüyor ve teklifler götürüyor ama Skylla onları öldürme peşinde. Skylla’yı atlatıp yola devam ediyorlar.
Ne yaparsan yap, demek istedim, aşırı mutlu olma. O zaman başından aşağı ateşler yağar.
Pasiphae, doğumda kendisinin yardım etmesi gerektiğini söylüyor. Bu noktada Kirke çekinse de; doğuma yardım ediyor ve beyaz boğadan doğan bir canavar oluyor. Canavar Minotauros doğuyor. Hemen Diadolos ona kocaman bir kafes yapıyor ve içerisine kapatıyor. Kirke ile Diadolos çok iyi anlaşsalar da; Kirke’nin adaya dönme vakti geliyor ve dönüyor.
Dönüş yolunda Diadolos ona bir dokuma tezgahı hediye ediyor ve böylece Kirke bir parça teselli bulmaya çalışıyor.
Bir Başka Davetsiz Misafir
Adaya döndükten kısa bir süre sonra Odysseus gemideki mürettebat ile beraber adaya ayak basıyor. Bu noktada Kirke temkinli davranıyor ve ilk başta domuza çeviriyor. Ancak sonra hallerine acıyıp, onlara şans tanıyor ve çok güzel bir gelecek kuruyor.
Odysseus ile çok güzel anlaşıyorlar. Hatta ondan bir de çocuğu oluyor.
Bazen yerden alsın diye bir şey düşürürdüm, böylece ellerimiz buluşurdu.
Odysseus adayı terk edince, oğluyla beraber vakit geçiriyor. Ancak oğlu Athena tarafından öldürülmek isteniyor. Buna karşı adayı efsunlarla donatıyor. Kirke, oğlunu çok uzunca bir süre başarıyla korusa da; sonunda oğlu denizlere açılarak babasını bulmak istiyor. Babasını bulmaya giderken, Kirke oğluna zehrinin bir damlasının tanrıları dahi azap dolu anlar tatmasına neden olacak bir mızrağı ona veriyor ve gönderiyor.
Telegonos, Odysseus’a varıyor ancak babası oğlunu tanımıyor. Kılıcı kınından çıkarmasını emrederken kılıca yanlışlıkla dokunuyor ve böylece Odysseus kendi kendini öldürmüş oluyor.
Bu sefer Telegonos üvey kardeşi ve annesini de alıp tekrar Kirke’nin yanına dönüyor. Burada tekrar bir hayat kurmaya çalışıyorlar. Çeşitli olaylar atlatıyorlar.
Kirke kararını veriyor
Kirke, şimdiye kadar cadılığı ile hazırladığı iksirlerde aslında insanların içindekini ortaya çıkardığını söylüyor. Ve artık o karar vakti geliyor. Kendisini de bir ölümlü yapmak istiyor. Böylece oğluyla beraber çok mutlu bir ömrü yaşayıp ardından da gözlerini yummak istiyor. Ve aklına gelen zehirleri uyguluyor…
Ben Kirke Kitabı Hakkında
Kitabı çok çok ama çok beğendim. Kitabı okurken devamlı olarak bitmesini istemedim ve ne kadar istemesem de bitirmek için başından kalkamadım. Özellikle mitolojik hikayelere meraklıysanız kesinlikle okumanızı öneririm. Eğer çok fazla bilginiz yoksa da; kitap içerisinde hap bilgiler var. Hatta en arka sayfada çok güzel bir bilgilendirme yazmışlar ve ben bunu tabii ki kitabı bitirdiğimde gördüm 😂
Bence hemen sepete ekleyin ve sipariş verin. Yazarın diğer kitaplarından daha sıkıcı olduğunu yorumlarda okudum. Diğer kitaplarını okumamış olsam da; eğer sıkıcı buysa ben diğerlerini okumak için de can atabilirim 😇
Comments (2)
smortergiremalsays:
6 Haziran 2024 at 22:17This is really interesting, You are a very skilled blogger. I’ve joined your rss feed and look forward to seeking more of your great post. Also, I have shared your website in my social networks!
Haemossays:
7 Haziran 2024 at 23:37Thank you so much your comment and support. I am so happy ☺️